Çanakkale’de “septik artrit” tanısıyla ameliyat olan 13 günlük prematüre bebek Çanakkale Devlet Hastanesinde sağlığına kavuştu.
Çanakkale Sağlık İl Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, 13 günlük prematüre doğan kız bebek, “sepsis” teşhisiyle Çanakkale Devlet Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde tedavi altına alındı.
Yenidoğan Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Müge Üstkaya Sungur tarafından takip edilen, sol omzunda hareketsizlik, psödoparalizi ve omuz hareketi ile ciddi ağrılar tespit edilen bebeğin durumu ortopedi uzmanlarına danışıldı.
Bebeğin muayene ve tetkik sonuçlarında yapılan değerlendirmesinde sol omuzda “septik artrit” tanısı konuldu.
Başhekim Op. Dr. Hasan Keser, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Onur Yılmaz ve Anestezi Uzmanı Dr. Yener Tutaş tarafından genel anestezi altında operasyona alınan bebek, ameliyat sonrası takipleri ve tedavisinin ardından yoğun bakım tedavisi bitiminde taburcu edildi.
Takiplerine devam edilen bebek, enfeksiyon bulgularının da gerilemesiyle sağlığına kavuştu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Yılmaz, “septik artrit” tanısı konulmasında halen kesin bir metodun mevcut olmadığını, var olan metotların yardımcı tetkikler olarak kullanıldığını, fizik muayenenin halen bu hastalığın tanısında en önemli tanı yöntemi olduğunu belirtti.
Eklem çevresinde şişlik, kızarıklık ve hareketle ciddi ağrı olmasının, bu hastalığın en önemli bulguları arasında yer aldığını ifade eden Yılmaz, şu bilgileri aktardı:
“Özellikle prematüre doğan bebeklerde bu labaratuvar ve görüntüleme tahlilleri ve bunlardan elde edilen bulgular yetersiz kalmakta ve yanıltıcı olabilmektedir. Septik artrit tanısındaki gecikmeler hastalarda erken dönem eklem kireçlenmesi, eklem fonksiyon kaybı, osteomyelit (enfeksiyonun kemik dokuya yayılması), eklem hareket kıstılılığı gibi ciddi sakatlıklara yol açmaktadır.
Septik artrit olan hastalarda muhakkak acil olarak eklemin cerrahi ya da diğer yöntemlerle yıkanması ve boşaltılması, sonrasında uzun bir süre antibiyotik tedavisi verilmesi gerekmektedir. Bu hastalığın tedavisinde diğer bir önemli konu ise eklem drenajı ve yıkaması yapılmadan sadece antibiyotik tedavisinin tek başına yeterli olmamasıdır.”
